16 Ağustos 2012 Perşembe

Bugün Bayram...

Malum, önümüz bayram... Bu sıcaklarda nasıl dayanacağız nasıl tutacağız derken bir ramazanı daha geride bıraktık... Hey Güzel Allahım... :) Bugünden sizlerle paylaşmak istedim ben de; henüz bugün 29.günü olsa da :)

Ramazan Bayramı, islam aleminde, oruç tutma ayı olan Ramazan'ın ardından üç gün boyunca kutlanan dini bayramlarımızdan biri... Bayramdan bir önceki gün, Ramazan ayının son günü olan arife olarak biliniyor. Hicri takvim, bir ay takvimi olduğu için yıllar güneşi temel alan miladi takvimden 11-12 gün kısadır. İşte bu yüzdendir ki Ramazan Bayramı her sene bir önceki seneden 11-12 gün daha erken kutlanır. Yaklaşık olarak her 33 ile 36 senede bir Ramazan ayı ve onu takip eden Ramazan Bayramı aynı günlere denk gelir.




Arapça kökenli bir sözcük Ramazan; anlamı da "Ramaza" yani çok sıcak olma kökünden geliyor. Bunun nedeni, muhtemelen oruç ibadeti ilk uygulanmaya başlandığında yaz aylarına tekabül ediyor olması...  Ramazan Bayramı, Hicret'in ikinci yılından sonra kutlanmaya başlanmış. Bu bayramda yapılması gereken tüm törenler ve ibadetler peygamber efendimiz tarafından bizzat düzenlenmiş.

Ramazan Bayramı, Ramazan ayı boyunca tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade ediyor. Bir ay boyunca nefsiyle amansız bir savaş veren müslümanlar için  tam manasıyla bir bayramdır gerçekten de bu 3 gün... Ramazan Bayramı'nın ilk günü Şevval ayının birinci günü olarak kabul görmektedir. Dolayısıyla o gün oruç tutulması haramdır. Çünkü mideler için ziyafet zamanıdır artık... :) Ayrıca müslümanlar zekat görevini bu bayramda yerine getirirler.

Ramazan Bayramı'nın ilk gününde camilerde bayram namazı kılıyoruz. Bayram boyunca eş, dost, akraba ziyaretleriyle birbirimizin bayramını kutluyoruz. Bu ziyaretler esnasında genellikle kolonya, tatlı ve şekerlemeler ikram ediyoruz misafirlerimize... Bayramda bakımlı ve temiz olmak adettendir derler. Herkes en yeni kıyafetlerini giyiyor. Ramazan bayramında çocuklara ailelerin bütçesi elverdiğince yeni kıyafetler alınıyor. Bazı büyükler ellerini öpen çocuklara hediye veya harçlık veriyorlar. Çocuklar ufak gruplar halinde kapı kapı dolaşarak şekerleme topluyorlar. (..mış!!)

Ama artık hiçbirşey eskisi gibi değil; mendiller içinde gıcır gıcır banknotlar verilmiyor çocuklara... Hatırlarım, 7-8 yaşlarındayken anneannem olsun, dedem olsun desenli mendiller içerisinde bana üzerinde Fatih Sultan Mehmet'in bulunduğu 1000 TL'lik banknotlardan verirlerdi. Akşama kadar kimbilir kaç kere sayardım o parayı... Şimdilerde küçükler büyüklerinin ellerini bile öpmüyor. En basitinden bayram, kelime anlamından çıkıp mantalite olarak "tatil" ile eş anlamlı kabul edilmekte... Bayramdan bir hafta öncesini yada arifeyi bayram ile bağlayarak uzak yada yakın, bir yerlere kaçma çabasındayız toplum olarak... Hem kızıyor hem hak veriyorum. Kızıyorum; çünkü koptuk artık geleneklerimizden, büyüklerimizi ziyaret etmektense güneş altında yatmayı tercih ediyoruz. Ama unutuyoruz, biz de yaşlanacağız, torunlarımız çocuklarımız ziyarete gelmediğinde, bugün büyüklerimize ne hissettiriyorsak o gün onları hissedeceğiz.
Güneşlenmek Dişlere de İyi Geliyor
Hak veriyorum; çünkü hepimiz iyi kötü iş sahibi olduğumuzdan zamanımızın büyük kısmını çalışarak geçiriyoruz ve dinlenmek de hakkımız... Bilemiyorum, en güzeli "ne şiş yansın ne kebap" misali, sabah büyüklerin ziyaretini tamamlar tamamlamaz dinlenebilmek adına bir yerlere kaçmak sanırım...

Tutulan oruçları, edilen duaları kabul etsin Yaradan...


ŞEKER BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Devrim niteliğindeki DeFi Protokolü IPOR 22 Mart 2023'te Bitget'te listelenecek

  Bitget, geleneksel finans oyuncuları için IPOR pratik çözümü ile DeFi ve TradFi arasındaki boşluğu dolduracak Victoria, Seyşeller, 20 ...