2 Haziran 2013 Pazar

Kemal Atatürk ve Sultan II.Abdulhamid

Şüphesiz ki II. Abdülhamit"in imparatorluğu yönettiği 33 yıllık dönem (31.03.1876-27.4.1909) Osmanlı tarihinin en fazla tartışılan dönemlerindendir. Bu dönemi tartışılır kılan ise Tanzimatla başlatılan sürecin ortaya çıkardığı kargaşa ve çöküşün durdurulmasına yönelik II. Abdülhamit"in uyguladığı politikalardır.

Abdülhamid"in uyguladığı politikalar bu güne kadar bazılarınca eleştirilirken bazılarınca da savunuldu. Ancak bir gerçek var ki o yıllara ait olayların ve içinde bulunulan şartların iyi değerlendirilmesi gerek.

 

Abdülhamid'in tahta çıktığı yıllar imparatorluğun en çalkantılı yıllarıydı. Amcası Abdülaziz tahtan indirilerek öldürülmüş yerine daha sonra Abdülhamit"in kardeşi 5.Murat tahta çıkmış, üç aylık bir süre sonunda o da tahtan indirilmişti. Abdülhamid hatıralarında, amcası Abdülaziz"in İttihatçıların önde gelenlerinden Hüseyin Avni Paşa ve Mithat Paşa tarafından organize edilen bir ekip tarafından öldürülerek yerine aynı zamanda mason olan 5.Murat"ı tahta çıkardıklarından bahseder. Bu yüzden kardeşi Murat'ı hiç sevmediğini hatıralarının birçok bölümünde belirtir. 

II. Abdülhamit hatıralarında, asıl ilgimi çeken bölüm ise Mustafa Kemal Atatürk"ten de bahsetmesiydi. Çanakkale savaşının yaşandığı yıl Selanik"te sürgünde bulunan Abdülhamit, savaşla ilgili haberleri gazetelerden öğrenmeye, bazen bu haberleri doğrulatmak amacıyla saraydan aracılar vasıtasıyla haber almaya çalıştığını belirttikten sonra devamında aynen şunları söylüyor : 

“Rabbime şükürler olsun ki, ummaya bile cesaret edemediğim zafer haberi ulaştı. Düşman tasını tarağını toplamış askerlerinin yarısını denize, yarısını gemilerine dökerek Çanakkale önünden çekilip gitmişti. Bu büyük zaferi, Mustafa Kemal Bey adında bir miralay (albay) kazanmış. Allah, devletime hizmeti geçenlerden razı olsun." 

Uzun bir müddet sonra oğlum Abit Efendi, benimle konuşurken bu Mustafa Kemal Bey"le tanıştığını söyledi. Hem de burada Beylerbeyi sarayında tanışmışlar! Teaccup ettim (Şaştım). Burada ne arıyormuş dedim. Yüzbaşı Salih Bey cevabını verdi. Ara sıra arkadaşını görmeye geliyormuş.  

Bundan memnun oldum. Devletimin yüzünü ağartmış bir Paşa"nın Abit Efendi"ye yakınlık göstermesi bir şahsiyeti olduğunu anlatıyordu. Oğluma münasip bir mukabelede bulunmasını hatırlattım. Biraz vakti halim olsa “Bir altın saat” diyecektim ama hem dedikodusundan çekindiğim hem oldukça müzayeka (geçim sıkıntısı) olduğum için bir şey söylemedim. Bir daha arkadaşına gelecek olursa haber ver, bende göreyim demekle iktifa ettim (yetindim).” 

Abdülhamit devamında Mustafa Kemal"i bir defa uzaktan gördüğünü ve sıradan askerlere benzemediğini, kendisine başarı için dua ettiğini belirtiyor. 

Bana göre ki bu herkese göre değişkenlik gösterebilir, 2.Abdülhamid toplumun en büyük haksızlığa uğramış tarihi şahsiyetlerindendir. Kendisinden önceki devirlerin ağır yükünü omuzlarında taşıyan, en güvenebileceği adamların ihanetine uğrayan ve dağılmak üzere olan içi dışı düşman dolu bir imparatorluğu 33 yıl sırf zekasıyla ayakta tutan büyük bir sultandır aslında.

Atatürk ve Abdülhamit, işgal ve emperyalizmin karşısında direnç oluşturmuş iki büyük devlet adamı... Tarihi incelemiyoruz, okumuyoruz. Okuyana kadar ben de "İstibdat Dönemi" olarak adlandırılan dönemin şu ankinden farksız olduğunu, 2.Abdülhamid'in baskıcı bir rejim uyguladığını düşünüyor ve kızıyordum.
"Türk Olmak Ayrıcalıktır", bunu başlatan onlar yaşatansa bizleriz...

Devrim niteliğindeki DeFi Protokolü IPOR 22 Mart 2023'te Bitget'te listelenecek

  Bitget, geleneksel finans oyuncuları için IPOR pratik çözümü ile DeFi ve TradFi arasındaki boşluğu dolduracak Victoria, Seyşeller, 20 ...