16 Nisan 2018 Pazartesi

Hatay Medeniyetler Sofrasındayız

Siz değerli okurlarıma tekrar merhaba,

"Boğazına Düşkün Çiftler" olarak bu haftasonu kendimizi -Fatih Kebapçılar Çarşısı'nın- popüler mekanlarından "Hatay Medeniyetler Sofrası"nda bulduk. Ve dedik ki biraz lezzet ve hizmetlerinden sizlere bahsedelim.

"Kebapçı" tabirini kullanıyorum ancak burası tipik kebapçı konseptinden farklı... Öncelikle restorana girdiğinizde sizi, mekana daha önce gelmiş ve lezzetlerini tatmış ünlülerin, işletme sahibi ile çekilmiş fotoğrafları karşılıyor. Bu klasik bir konsept tabii ki, bazı meşhur kebapçıların kullandığı bir yöntem. İstanbul Avrupa Yakasının Fatih semti, Aksaray ve çevresi, daha çok Arapların uğrak yeri haline geldiğinden Arap şarkıcıların, dizi ve film oyuncularının fotoğraflarını da görmeniz mümkün.

Gelelim lafı çok da uzatmadan genel hizmet politikaları ve lezzetlerine... Beni bilen bilir, ziyaret ettiğim restoranlarda lezzetten ziyade hizmet kalitesine öncelik veririm. Bu bir restoran olur, bir kebapçı olur, bir cafe veya gözleme yapan ufak bir esnaf olur. Benim için farketmez, hizmet kalitesi esastır.

Hatay Medeniyetler Sofrasında edindiğimiz ilk izlenim, temizlik ve hizmet anlayışının düşük kalitede olduğu... Önümüze bırakılan menüyü incelediğimizde fiyatların abartı derecede uçuk olduğunu gördük. Yani 3 kişilik bir kebap menüsünün (ki bunun içinde içecek yada çorba-salata başlangıçlarının olmadığını da düşünürsek) 300 TL olduğunu görünce açıkçası "gri düşüncelere" daldık. Menü incelemesini bitirdikten sonra seçimimizi "Beğendili Kebap" ve "Acısız Zırh Kebabı" yönünde yaptık.



Yemekleri beklerken tabii ki duvarda asılı fotoğrafları inceliyorsunuz. Kim gelmiş, kim gitmiş, kim gülmüş, kimin gözü kapalı çıkmış vs vs... Bu esnada garsonlar, tabii ki suyunuzu, lavaşınızı ve bazı ikramları getiriyorlar. Buraya kadar (fiyatlar hariç) herşey normal. Fotoğraf incelemesini bırakıp aperatifler ile lezzet yolculuğuna başlayacakken görüyoruz ki bardak yıkanmamış ve belki de bir önceki müşterinin dudağından çıkan yemek artıkları bardağın kenarında... Eşimle birbirimizi bakakalıyoruz; zira böylesine duyulur, bilinir bir yere gelip böyle birşeyle karşılaşmak şaşırtıyor bizi... Neyse, temiz bir bardakla devam ediyoruz. 

Yemeklerimiz geliyor, gayet sıcak, kokusu da bizi olduğu gibi kendine çekiyor. Önce gözümüz doyuyor. Fena derecede de açız. O sırada azca bırakılmış ekmeğimiz bitiyor ve talepte bulunuyoruz. Ama aldığımız cevap ikinci bir şaşkınlık yaratıyor bizde: "Abi, arkadaşlar ekmek sırasında..."

Sıra olayı da nedir? O zaman biz ekmek sıramız gelene kadar yemekleri mi soğutacağız ya da ekmek geldiğinde yemeklerimizi soğuk mu tadacağız? Derken bu hengamede sıcak lavaşlarımız da ulaşıyor masaya. Mekan tarafından kullanılan etlerin kaliteli olduğuna kanaat getiriyoruz zira tadları oldukça iyi, patlıcan gayet yerinde közlenmiş ve sunum başarılı. Etin kokmuyor olması da ayrı bir artısı bence bu işin. Porsiyonlar doyuruyor bizi. Sonunda işin cezasına geliyor sıra: 

- Beğendili Kebap: 50 TL, 
- Zırh Kebabı: 40 TL,
- Kuver olarak da 4 TL olmak suretiyle toplamda 94 TL ödeyerek mekandan ayrılıyoruz. Ayrılmadan önce garson arkadaşlara kirli bardağı göstermeden ve gerekli uyarılarımı yapmadan duramıyorum tabii.

Halihazırda uzun süredir gidip lezzetlerini tatmak istediğimiz bir yerdi aslında Hatay Medeniyetler Sofrası. Sonuç olarak doyduk mu doyduk; yeri geliyor peynir-zeytin-ekmek üçlemesiyle bile doyuyor insan. Ancak "arada sırada buraya takılırız" diyebileceğimiz mekanlar listesinden çıkarmış bulunuyoruz.

  

1 yorum:

Devrim niteliğindeki DeFi Protokolü IPOR 22 Mart 2023'te Bitget'te listelenecek

  Bitget, geleneksel finans oyuncuları için IPOR pratik çözümü ile DeFi ve TradFi arasındaki boşluğu dolduracak Victoria, Seyşeller, 20 ...